18 Nisan 2014

10

Beşiktaş yeni sezonda zaman zaman gol yollarında çektiği zorluğu azaltacak, aynı zamanda oyuna yön verebilecek bir yetenek arayışına girmiş durumda. 1,5 sezondur Fernandes'in üstlendiği bu görevi, son dönemde Oğuzhan Özyakup üstlendi ama bu geçici çözüm Haziran itibariyle bitecek. Kara Kartal'ın gündeminde şimdilik öne çıkan iki isim var. Bunlar Rafael Van der Vaart ve Aaron Hunt. Kuzey Almanya'nın iki önemli ekibi Werder Bremen ve Hamburg'un kaptanları. Bu iki oyuncunun bir başka ortak noktası da eşlerinin Türk olması.

İlk olarak Hamburg'un 31 yaşındaki yıldızı Van der Vaart'tan bahsetmek istiyorum. Kendisi 4 yıl önce Hamburg'da oynarken Real Madrid'in yolunu tutmuş ve Hamburg'a ciddi bir kazanç sağlamıştı. Hamburg o günden bugüne zor bir dönemden geçti ve 2 yıl önce kurtarıcı umuduyla kendisini tekrardan transfer etti. Bu süreçte Hamburg başarısız bir performans sergiledi ve Van der Vaart'ın performansı da özellikle bu sezon beklenenin çok altında kaldı. Önceki sezon 4-3-1-2 formasyonunda ofansif ortasaha olarak 5 gol, 10 asist gibi bir rakama ulaşmışken, bu sezon genelde oynadıkları 4-2-3-1 formasyonunda ise 7 gol, 8 asist katkı sağladı. Attığı gollerin iki tanesi ise penaltıdandı. Daha da ilginç olan ise 10.haftadan sonra sadece 1 gol atmış olması. Bu düşüşün sebeplerinden biri, bu sezon geçirdiği sakatlıklar diyebiliriz. Son dönemde Hakan'ın yükselen performansı yüzünden de iyice gözden düştü. Hamburg'da yaklaşık 3.5 milyon € maaş ile takımın en çok kazanan futbolcusu olması ve takımın gelecek sezon giderleri düşürecek olması yüzünden ayrılacağına kesin gözüyle bakılıyor.

İkinci isim ise senelerdir Bremen'in değişilmez isimlerinden biri olan Aaron Hunt. Bremen'in alt yapısından yetişen Hunt, takımının 2.6 milyon €'luk teklifini geri çevirdi. Sebep olarak ise artık Almanya dışında oynamak istediğini belirtti. Yarı İngiliz olmasından ötürü, ada takımlarından ciddi teklifler aldı. Bunlardan en ciddi olan ise Sunderland. Bundesliga'nın önde gelen ekiplerinden Bayer Leverkusen, VfL Wolfsburg hatta Hamburg gibi ekipler de teklifte bulundular ama belirttiğim gibi oyuncu Bundesliga sayfasını şimdilik kapatmış durumda. Son gelen teklif ise kadrosuna geçmiş dönemde bir başka Alman yıldız Klose'yi katmış Lazio. 27 yaşındaki yıldız ismin Bosman kuralı sayesinde serbest olması, bir çok takımın iştahını kabartıyor elbette. Leverkusen ve Wolfsburg kadrosuna derinlik katmayı düşünürken, Hunt'ın yedek kalma riskinden ötürü bu takımları tercih etmediğini düşünüyorum. Daha önce uzun seneler Diego, Mesut gibi isimlerin gölgesinde kaldığı için tekrardan böyle bir duruma düşmek istemeyecektir. Aynı zamanda bu kontratı dışında elinde bir kontratı daha var ve zorunlu olarak iyi bir performans göstermesi şart. Hunt bu sezon 4 gol, 7 asist ile takımına sınırla seviyede katkı verdi ama bu takımının en önemli isimlerinden biri olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Hunt'ın en dikkat çeken ve Beşiktaş'a katkı sağlayacak yönlerinden birisi forvete yakın oynayıp sık sık ceza sahasına girmesi ve gol araması. Beşiktaş özellikle Fernandes ile bu konuda çok zorluk yaşıyordu. Bunun dışında karakter olarakta kolaylıkla uyum sağlayabilecek örnek bir futbolcu. Kendisinin en büyük eksiği ise ikili mücadelelerden uzak yapısı. Hunt asla kıran kırana bir mücadeleye girip top taşımaya kalkışmaz. Böyle bir durumda topu en çabuk şekilde ayağından çıkarmanın yollarına bakar. Bu tarzının Türkiye'de faydalı bir oyun sergilemesini engelleyeceğini düşünüyorum.

Van der Vaart'ın ise Beşiktaş'a katkı verebileceği en mühim özellikleri serbest vuruş becerisi ve uzak mesafe şutları olur. Bu tip oyuncular ne kadar paslansalar da, bu yeteneklerini asla kaybetmiyorlar. Beşiktaş'ın son 2 sezonda bu tarz gollerde yetersiz kaldığını düşünüyorum. Ayrıca büyük maçları daha farklı oynaması, özellikle derbilerde Beşiktaş'a büyük fayda sağlayabilir. Van der Vaart'ın yaşının ilerlemiş olması ve zor günlerde takıma liderlik yapmaktan uzak yapısının ise Beşiktaş için büyük bir risk olduğu gerçek. Hem Hamburg'da hem de Tottenham'da buna benzer durumlarda hep ortadan kayboldu.

İki oyuncunun da artıları kadar, eksileri de var. Peki bizim aradığımız isimde hangi özellikler olmalı? Bizim hücum organizasyonlarımızı üzerinden geliştirdiğimiz isimler Oğuzhan, Gökhan ve Olcay. Bu oyuncuların ortak noktası hızlı ve teknik becerilerinin yüksek olması. Bize öncelikle bu pas trafiğine öncülük edecek ve oyuna onlar kadar hareket getirecek birisi lazım. Dortmund'un şampiyonluğa koştuğu sezonun Kagawa'sı gibi bir isim mesela. Kagawa hem tempo belirleyen, hem de bireysel becerileriyle takıma skor anlamında da katkı veren bir futbolcuydu. Ayrıca takımın lig özelindeki en büyük eksiği serbest vuruşlar. Serbest vuruşlar skoru 0-0'dan 1-0'a taşımayı becerebilmenin en kestirme yollarından birisi. Bu sezon sıklıkla öne geçme konusunda zorlandığımız çok maç oldu. O yüzden gelecek ismin bu becerisinin olması şart. Bunların dışında mücadeleden kaçmayan bir oyuncunun daha başarılı olacağı bu ligin gerçeği. Kısaca Beşiktaş sadece bir 10 numara aramıyor, aynı zamanda öndeki çocuklara bir lider arıyor. Bu ismi geçen iki isim kısmen bunları karşılıyor olsa da, tam anlamıyla bu isimler nokta atışıdır diyemem. Hunt'ın maliyetinin Van der Vaart'ın çok altında olması ve Türk vatandaşı olma ihtimali değerlendirildiğinde daha mantıklı bir tercih gibi duruyor.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder